Şiir Arama

Mehmet Yücel - Benim Hiç Bisikletim Olmadı

Benim hiç bisikletim olmadı. 10 yaşında, her gün iki saatten fazla
yürüyerek gittiğim okul yolunda hem erken hemde o kadar yorulma-
dan gitmek içindi...Ne kadar da çok istiyordum. Yosullluk başını al-
mış gitmiş bir bölgede herkesin bisikleti yoktu; ama yüzlerce kişi-
den bir kaçında olan bisiklet her yanımdan geçip gittikçe özlem bir
kat daha artardı. Keşke benim de olsa iki saatlik yolu 30 dakikaya
gider, daha fazla oyun oynar, daha fazla çalışırım diye iç geçirir yanı
başımdan geçen bisikletin ardından baka kalırdım. At'a binerdim ba-
zen; ama at'ı barındıracak ya yer olmazdı yada han denilen yerden alı-
nan ücret cebimde olmadığı için at binmek bile lükstü. Hal böyle iken
ister istemez tabana kuvvet yürümek zorundaydım. Akrabalarda mi-
safir olarak kalmak istiyordum; ama çok diktatör çocuktum, haksız-
lığa gelemzdim kavga çıkardı ve üçü beşi bir araya gelir beni eşek
sudan gelinceye kadar bir güzel döverlerdi. Asi olduğumdan değildi
bu dayak tek tek güç yetiremedikleri içindi. Konaklama tesisleri de
dayakla tehdit unsuru içerdiği için kar, kış demeden, kurt, kuş demeden yürüdüm yürüdüm yürüdüm... Belki umuda yürüyordum, belki kendimce mutluluğa yürüyordum, belki ölüme yürüyordum; ama aslında Nereye yürüdüğümü bilmiyordum tam olarak. Bir çerçeve çizmeye çalıştım ka-
famda; resim yoktu ortada. Güya okuyacaktım, adam olacaktım ve bir şeylere nasılsa kavuşacaktım. Öyleye kurt korkusunu, donma korkusunu sıcak hayaller olmadan alt etmek ne mümkün. Kulaklarımın buzla dondu-
ğunu farketmeyecek kadar...Öyle bir şişmişlerdi, öyle bir şişmişlerdi
büyüklükte manda kulağını kıskandıracak kadar. Mos mor olmuş o
büyüklükte kulaklar ile okula gitmek ne zor gelirdi. Nasıl gülerdi gören
arkadaşlar. Hele kızlara ne demeli; onlar büsbütün farklı bakardı. 'Gözü
çıksın fakirliğin' der bir iç daha geçirirdim. Hiç kız arkadaşım olmadı.
Bisikleti olanların vardı. Elbisleri yeni, temiz, havaları yerinde. Ya ben,
yollarda elbise ve ayakkabı demeye bin şahit gereken bir kılıkla kime
yaklaşırsın, kime ne dugular besleyebilirsin.

Yoklukla mücadele, özlemle mücadele, acıyla mücadele bunlar sıcak
hayalleri taşıp giderdi çoğu zaman. Bisikletim yok diye üzülmek yerine
tarih dersinde okuduklarım gelirdi aklıma. Dedelerimiz bir kıtadan bir
başka kıtaya hükmetmişlerdi. İmparatorluklar kurmuşlardı at sırtında.
Onlar daha zor şartlarda yaşamışlar, bozkırlarda geceleri göçebe
hayat sürmüşler, benim bu halim çokta abartılı değildi. Açlıkla boğuş-
mayı o kadar net öğrendimki daha sonra yaşadığım yıllarda küçük yaş-
taki durumum büyüyünce bana ayrı bir teselli olmuştur.

Benim hiç bisikletim olmadı.
Binmesini bilmem hala.
Onun yerine özlemim oldu.
Onun yerine ezikliğim oldu.
Onun yerine gözlerim doldu.
Minik yüreğim irkildi.
Geceleri rüyamda uzattım ellerimi meret bisiklete.
Sevinçten kabus gibi uyandım.
Keşke uyanmasydım dedim; bisiklet yok olmazdı.
Ne rüyalar eskittim.
Ne umutlar tükettim.
Alt tarafı iki tekerlek, bir oturak...
Bisikletim olmadı hiç.
Hiç pedal çeviremedim özlemlerime.


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.218.129.100

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.