Şiir Arama

Mehmet Yücel - Türk Kadını Nereye Gidiyor

Türk kadını nereye gidiyor?
Uğurlar olmasın Türk kadını, yolun açık olmasın; çünkü bu gidişin
hiç iyi gidiş olmadığı gibi çok çirkin gidiş.
Sen bu değilsin Türk kadını.
Kendine gel Türk kadını.
Aklını saçma kadınlığında çıkar başına al.
Gözlerini dört açtığın şeyler toplumu yok etmektedir.
Gözlerini yumduğun şeyler de toplumu yok etmektedir.
Sen modern olmak peşinde iken, atı alan Üsküdar'ı geçiyor.
Avrupa'ya özenmek senin neyine, neyin Avrupalı ki?
Özgürlüğe çok heveslisin de bunun için geçerli yaşamın var mı?
Erkekle eşit olmak istiyorsun; ama hala gece dışarı çıkamıyorsun.
Gece dışarı çıksan başına gelmeyen kalmıyor.
Erkekle eşit olmak için yarışıyorsun; ama bu bumerang gibi
dönüp dönüp seni ya perişan ediyor, yada Türk sen aile yapısını
bozuyor, onun defterini dürüyorsun.
Çocuk doğurmuyorsun yada çok az doğuruyorsun, vücudum bozu-
lur diye anneliği bile rafa kaldırdın.
Oysa annelik duygusunu rafa kaldıran annelerin yaşadığı, nüfusun
azaldığı, yeni yetişenlerin korkak olduğu, savaşçı niteliğimizi yitir-
miş toplum olmak istemezdik.
Ya başına türban takıp devletine, milletine karşı durdun ya başını
açtın, bütün değerleri unutup mutluluk ve eğlenceye daldın.


Yukarıda Türk kadına sitemlerimin bazılarını sıraladım. Ne kadar haklı
olduğumu anlamak için, biraz dikkatli olmak yeterlidir. Biz erkekler
işi gücü bırakıp kadınların nazları, kaprisleri. saçmalıkları ve doymayan
gözleri ile uğraşıyoruz. Uğraşan sahte mutluluklar ile bitiyor, uğraşma-
yan mutluluk hasreti ile bitiyor. Erkek nüfusun %95 ne sosyal ne siya-
sal ne kültürel bir aktiviteye sahip. Erkek nüfus salaklaşmış, erkek nü-
fus kadınlık oyunları ile kuşatılmış, erkek, erkekliğini ortaya koyacak
hiç bir şey yapamıyor.'Erkek sadece yatakta erkek olsun gerisi olma-
sın dizimin dibinde otursun' diyen kıskançık hastalığı toplumun aktif
nüfusunu yok etmektedir. Aktif nüfus diyorum; çünkü sözüm ona eşitiz
diyen kadın grup o kadar pasif ki, yaklaş bir adres sor, cevap vermez.
Bunun bir kaç nedeni var, hem toplum bakışı, hem 'başıma bir şey gelir'
mantığı.

Biraz aktif bir erkek iseniz, yandınız ki ne yandınız. Ayağınız kaysın diye
neler yapılır, çaresiz kalasınız diye ne dular edilir, ne şeytanlıklar yapılır.
Eğer yapılanlar karşısında sindiğiniz olursa, acıma duyguları devreye
girer, bir müddet sonra da bu acıma duygusu, kullanma duygusu olarak
hort diye hortalar. İster kabul edin ister etmeyin, aktif ve hesap vermeye
yanaşmayan erkeğin sindirilmesi için neler yapılır neler.

Türk kadını olması gereken yapısından çıkmış uçuruma doğru yol almak-
tadır,uçurumun kenarına gelmesi ve aşağı yuvarlanması çok yakındır.
Bu topraklar, Avrupa toprakları değildir. Bu topraklar belalı topraklardır,
bu topraklar fedakarlık isteyen topraklardır, bu topraklar ayağının altına
kuyular kazılan topraklardır. Siz bu topraklarda Avrupalı gibi yaşamaya
çalışırsanız ne namus kalır ne toprak kalır elinizde.

Kaprislerinizle yola çıkıp içine naz katarsanız o da yetmeyip birde şey-
tanlığa baş vurursanız bunun bedelini çok ağır ödemeye başladığınızı
görmemek için kör olmalısınız. İşinize gelince masum, korumaya muh-
taç, gücü sınırlı, her işi yapamaz olursunuz, işinize gelince üstün yara-
tılışa sahip, talibi çok olan, ezip geçen, peşinden koşanların çok olma-
sından zevk alan olursunuz.

Sen kimi kandırıyorsun Türk kadını. Sen birilerini kandırsan dahi
biriken çığ gibi acı gerçekleri nasıl kandıracaksın. Nereye kadar
bu dengesiz duruş, bu yalan, bu hayat canbazlığı... Nasıl ki evlen-
mek, gelinlik giymek için özenti ve özlem rüyaların var, bir o kadar
da bunların ardında ki gerçekler için rüyaların olsun. Kabus gör-
mek istemiyorsan bu rüyaların ardına gizlenme diyorum.

Atatürk'e kendi elleri ile kendi bindiği dalı kestiren kadın değil midir?
Atatürk medeni davranayım derken, bir kadın tarafından mağdur
edilmedi mi, iki üç yıl gibi bir süre bile dayanmadan ayrılmak zorunda
kalmasının ardında neler var biliyor musnuz? Güya hakları verilmiş
bir adın olsun istedi; ama o haklar kendisini mağdur etti. Eğer Os-
malı da geçerli şartlarda kadına davransaydı 57 yaşında ölmeyecek,
daha uzun yaşayacak ve Cumhuriyet gerekli olgunluğa ulaşacaktı.
Bugün ne çekiyorsak kurcunun erken ölmesinden çekiyoruz.

Siyasal olarak kurucu ne kadar uzun yaşarsa devlet rejim olarak o,
kadar olgun o kadar yerine oturmuş oluyor. Bu durumu bir çok ülke-
de görmek mümkündür. Aile hayatı bozuk, sorunlu, kıskaç altına
alınmış hiç bir erkek payidar olamamıştır.Yukarıda yazdığım şey-
ler toplumda ki kadın egemenliğinin bir başka eseridir.

Kadını hukuki haklar verilip, kadın egemenliği başladıktan sonra
Türk toplumundan lider çıkmamaya başlamıştır. Lider olarak orta-
ya çıkanların siz de tam bir lider olduğunu düşünmüyorsunuzdur.
Atatürk direkten dönmüş bir gerçek liderdir. Latife hanım denilen
şahısla o modern evliliği biraz erken yapmış olsa idi, inanın Atatürk
diye bir lider olmayabilirdi.

Seçme hakkı kadının ellerine teslim edilmiş; ama diğer yükler
erkeğin sırtında ve gide gide de artıyor. Eskiden çamaşır leğende
yıkanırken, şimdi düğmeye basarak yıkanıyor.Bu ne demektir bliyor
musunuz? Kadın düğmeğe basacağı çamaşır makinesi olmadan,
onun elektirik parası ödenmeden evlenmez, evlense bırakır gider.
Bir çok kounuda düğmeye basarak ev kadınlığı yapan kadın ço-
cuk doğurmuyor, doğursada az ve hastanede sezeryanle doğuruyor.
Erkek ise makineye ve elektriğe verecek kadar para kazanmak
zorunda. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.

Türk Kadını önü alınmaz bir şekilde saplantılar içindedir. Yaratılış
kuralları, din ve sosyal gerçekleri elinizin tersi ile iterek kadına hak
verirseniz, döner çarkları arasında sizi ezer geçer. Bakın şarkıcı
kadınlara ve söyledikleri sözlere. 'Ben seçilmem seçerim'
'Gencim güzelim seni ezerim' 'Elimi sallasam ellisi' 'Kapımda kul
olsan da boş' vs vs

Kim bu kadın nerden geliyor bu ezicilik, seçicilik, sömürme, şeytan-
lık... Ne özelliği var bu kadınların, güçlerini nereden alıyorlar?
Bu rezaleti başımıza musallat edenler, bunun vebali altında ezile-
ceklerdir. Zman gelecek ki geri dönülmez yollarda her şeyimizi
kaybettirecekler, Avrupa bizimle alay etmeye başladı ve halimize
kıkır kıkır gülecekler yakında.

Evlenme proğramlarını iyi izlerseniz Türk kadının ne hale
geldiğini canlı canlı görürsünüz. Bu korkunç gidişi sanki normal-
miş gibi algılayan donmuş beyinlere hayret ediyorum. Yahu kadın
sanki hükümdar erkek ise köle. Erkek demeye bin şahit gerek. Kim
ulan bu erkekler, Türk erkeği bu nu lan!

Üç kıtaya hükmetmiş Türk erkeği bunlar olamaz, şanlı Milletim
bu yılgınlığı, bu kokuşmuşluğu, bu sahtekarlığı, bu kirlenmişliği hak
etmiyor. Bu topraklar da yaşamak istiyorsanız aklınızı başınıza
almak zorundasınız. Haddinizi bilmek zorundasınız.


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 3.19.55.116

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.