Söz Arama

Y İle Başlayan Deyimler

Yüz yüze gelmek: 1. Birden karşılaşmak. 2. Bir araya gelmek."Bu meseleyi yüz yüze geldiğiniz zaman konuşursunuz."

Yüz yüze bakmak: Yakın ilişki içinde bulunup, bu ilişkileri bir süre devam etmek."Birbirimize iyi davranalım, epey bir zaman burada yüz yüze bakacağız."

Yüz vermek: Her istediğini yerine getirerek şımartmak; yakınlık göstererek, hoş görülü davranarak ölçüsüz hareketler yapmasına sebep olmak.

Yüzü yok: "Bir şeyi yapmaya cesareti yok, öyle yanlışlıklar yaptı ki teklif etmeye utanıyor." anlamında kullanılır.

Yüzü tutmamak: Bir şey istemeye ya da söylemeye çekinmek, cesaret edememek."Babamdan para isteyeceğim ama bir türlü yüzüm tutmuyor."

Yüzü suyu hürmetine: Bir kimsenin hatırına değer verildiği için."Hz. Peygamber`in yüzü suyu hürmetine Cenab-ı Allah, bizleri inşallah bağışlar."

Yüzü soğuk: Ürküntü veren, hoşnutluk vermeyen, sevimsiz,"Aman ne yüzü soğuk adamdı o öyle!"

Yüz üstü bırakmak: Tamamlanmamış bir durumda, yarı yolda bırakmak."İşleri yüz üstü bırakıp gitti."

Yüzü sirke satmak: Yüzünden hoşnut olmadığı anlaşılmak, asık yüzlü olmak."Baksana, yüzü sirke satıyor adamın."